26 Mayıs 2017 Cuma

KURAN -21- (55) RAHMAN SURESİ TÜRKÇE ÖZÜ

(Bismillahirrahmanirrahim)
(her şeye) Yaratılmışlara sonsuz ve sınırsız lütuf, ihsan, rahmet bahşeden, rahmetiyle sayısız nimetler ihsan eden, merhameti ve rahmeti bol, kulluk edilmeye layık tek ilah Allah'ın ismi ile (yardımıyla) (başlanır)
(Aynı zamanda müşriklerin bir işe başlarken Allah yerine kendi ilahlarının adlarını zikretmelerine nispettir)

Rahman: Her varlığa merhamet eden
78 Ayet - /Tapılacak tek ilah Allah'tır/

Allah'ın tapılmaya layık tek ilah olduğunu, her iki cihandaki hakimiyetini anlatıp müşrikleri uyararak cennet tasviri ile doğru yola çağırır. İlâhi vahyi, sin kaynaklı uydurma bilgilere benzeten müşriklere de cevap verir. 
(bkz.Hasan Elik & Muhammed Coşkun, İndirildiği dönemin ışığında Kur'an tefsiri)

İLAHİ RAHMETİN ESERİ OLAN VAHİY
AYETİN OKUNUŞU: 1-) Er Rahman;
KELİMELERİ: Er rahmân
KELİMELERİN KARŞILIKLARI: o rahmandır
TÜRKÇE ÖZÜ;
Ey Muhammed'in peygamberliğini inkar eden Müşrikler!
1-Allah sonsuz iyiliğe sahiptir
AYETİN OKUNUŞU: 2-) Allemel Kur'ân;
KELİMELERİ: Alleme*el kur’ân
KARŞILIKLARI: öğretti kuran'ı
TÜRKÇE ÖZÜ;
2-Kuran'ı öğretti
AYETİN OKUNUŞU: 3-) Halekal İnsan;
KELİMELERİ: Halaka*el insân
KARŞILIKLARI: yarattı*insanı
TÜRKÇE ÖZÜ;
3-İnsanı yarattı
AYETİN OKUNUŞU: 4-) Allemehül beyan;
KELİMELERİ: Alleme-hu*el beyân
KARŞILIKLARI: onu donattı*kur'an ilmi ile (1) 
TÜRKÇE ÖZÜ;
4-Muhammed'i peygamber olarak seçti ve onu Kur'an ilmiyle donattı.
---Ona ilahi vahiy olarak iletilen Kur'an, Allah'ın sizlere olan rahmetidir--- 

KAİNATTA TEVHİDİN DELİLLERİ
AYETİN OKUNUŞU: 5-) Eş Şemsu velKameru Bi husban;
KELİMELERİ: Eş şemsu*ve el kameru*bi*husbân
KARŞILIKLARI: güneş*ayın*ile*hesabı var
TÜRKÇE ÖZÜ;
Ey Allah'a ortak koşan ve O'nun nezdinde bazı varlıkları şefaatçi kabul eden müşrikler! Biliyorsunuz ki Allah bütün kainatı yaratan, sizlere sayısız nimetler ihsan eden ve dolayısı ile kulluk edilmeye layık yegane kudrettir. 
Onun yarattığı kainatta;
5-Güneş ve ay bir hesaba uygun olarak hareket eder
AYETİN OKUNUŞU: 6-) VenNecmu veşşeceru yescudan;
KELİMELERİ: Ve en necmu*ve eş şeceru*yescudân
KARŞILIKLARI: ve yıldızlar*ağaçlarla*secde ederler
TÜRKÇE ÖZÜ;
6-Yıldızlar, ağaçlarla birlikte Allah'a secde eder ve hepsi Allah'ın hükümranlığındadır
AYETİN OKUNUŞU: 7-) VesSemae rafeaha ve veda’al miyzan;
KELİMELERİ: Ve es semâe*rafea-hâ*ve vadaa*el mîzân
KARŞILIKLARI: ve şu semayı*yükseltip*koydu*ölçüsüne göre
TÜRKÇE ÖZÜ;
7-Şu üzerinizdeki muhteşem semayı yaratıp bir dengeye uygun olarak oraya koyan Allah'tır.
AYETİN OKUNUŞU: 8-) Ella tatğav fiyl miyzan;
KELİMELERİ: Ellâ*tatgav*fî el mîzân
KARŞILIKLARI: yapmayın*haddi aşmayın*konusunda*mizan
TÜRKÇE ÖZÜ;
8-Sakın bu dengeyi kurana karşı haddi aşmayın
AYETİN OKUNUŞU: 9-) Ve ekıymulvezne Bil kıstı ve la tuhsirul miyzan;
KELİMELERİ: Ve ekîmu*el vezne*bi*el kıstı*ve lâ tuhsırû*el mîzân
KARŞILIKLARI: ve doğru tutun*tartıyı*ile*adalet*eksiltmeyin ölçüyü
TÜRKÇE ÖZÜ;
9-Teraziyi doğru tutun, adaletli ölçün ve eksik tartmayın.
--- Allah'a haksızlık yapıp şirk koşmayın---
AYETİN OKUNUŞU: 10-) Vel Arda veda’aha lil enam;
KELİMELERİ: Ve el arda*vadaa-hâ*li el enâm
KARŞILIKLARI: ve yeryüzünü*düzenledi*hayvanlara göre
TÜRKÇE ÖZÜ; 
10-Ve Allah yeryüzünü hayvanlara göre de düzenledi
AYETİN OKUNUŞU: 11-) Fiyha fakihetün vennahlu zatul ekmam;
KELİMELERİ: Fî-hâ*fâkihetun*ve en nahlu*zâtu*el ekmâm
KARŞILIKLARI: orada vardır*meyveler*ve hurma ağaçları*sahip*tomurcuklara
TÜRKÇE ÖZÜ;
11-Yeryüzünü yeni tomurcuklanmış salkımlarıyla meyve ve hurma ağaçlarıyla doldurdu
AYETİN OKUNUŞU: 12-) Velhabbu zül asfi verreyhan;
KELİMELERİ: Ve el habbu*zu*el asfi*ve er reyhân
KARŞILIKLARI: ve tanelere*sahip*yapraklı*güzel kokulu bitkiler
TÜRKÇE ÖZÜ;
12-Ve güzel kokulu, taneli yapraklı bitkilerle de
AYETİN OKUNUŞU: 13-) Fe Bi eyyi alai Rabbiküma tükezziban;
KELİMELERİ: Fe*bi eyyi*âlâi*rabbi-kumâ*tukezzibân
KARŞILIKLARI: o halde*hangi*nimetlerini*rabbinizin*yalanlıyorsunuz
TÜRKÇE ÖZÜ;
13-Durum böyle olduğu halde, siz hala utanmadan rabbinizin hangi nimetini ve özelliğini yalanlayabiliyorsunuz ey müşrikler!
---Kainatı mükemmel bir düzen ve denge ile var eden, yeryüzünü hem sizler hem diğer tüm canlılar için rızık olacak türlü bitkilerle donatan kudret O'dur. O'nun yarattığı kainatta güneş ay gece gündüz bütün bitkiler ve ağaçlar ile tüm mahlukat muazzam bir düzene uygun olarak varlığını sürdürmekte o'nun hükümranlığı altında bulunmaktadır. O'nun bu nimetlerini yok sayabilir misiniz? O halde sakın şirk koşarak bu düzene ve dengeye aykırı hareket etmeyin! Sakın Allah'a ortak koşup tevhitten sapmayın---
*
AYETİN OKUNUŞU: 14-) Halekal'İnsane min salsalin kelfahhar;
KELİMELERİ: Halaka*el insâne*min*salsâlin*ke*el fahhâr
KARŞILIKLARI: yarattı*insanı*...tan*balçık(tan)*gibi*çanak çömlek yapar
TÜRKÇE ÖZÜ;
14-Allah ilk insanı balçıktan yarattı, tıpkı çanak çömlek yapar gibi
AYETİN OKUNUŞU: 15-) Ve halekalCanne min maricin min nar;
KELİMELERİ: Ve halaka*el cânne*min mâricin*min nâr
KARŞILIKLARI: ve yarattı*ruhani varlıkları*dumansız*ateşten
TÜRKÇE ÖZÜ; 
15-Ruhani varlıkları ise dumanı tütmeyen alev alev ateşten
AYETİN OKUNUŞU: 16-) Fe Bi eyyi alai Rabbiküma tükezziban;
KELİMELERİ: Fe*bi eyyi*âlâi*rabbi-kumâ*tukezzibân
KARŞILIKLARI: o halde*hangi*nimetlerini*rabbinizin*yalanlıyorsunuz
TÜRKÇE ÖZÜ;
16-Durum böyle olduğu halde, siz hala utanmadan rabbinizin hangi nimetini ve özelliğini yalanlayabiliyorsunuz ey müşrikler!
AYETİN OKUNUŞU: 17-) Rabbulmeşrikayni ve Rabbulmağribeyn;
KELİMELERİ: Rabbu*el meşrikayni*ve rabbu*el magribeyn
KARŞILIKLARI: rabbidir*güneşin doğduğu yerlerden*rabbidir*güneşin battığı yerlere (kadar)
TÜRKÇE ÖZÜ;
17-Allah iki cihanda da güneşin doğduğu yerlerden battığı yerlere kadar her şeyin ve her yerin rabbidir
AYETİN OKUNUŞU: 18-) Fe Bi eyyi alai Rabbiküma tükezziban;
KELİMELERİ: Fe*bi eyyi*âlâi*rabbi-kumâ*tukezzibân
KARŞILIKLARI: o halde*hangi*nimetlerini*rabbinizin*yalanlıyorsunuz
TÜRKÇE ÖZÜ;
18-Durum böyle olduğu halde, siz hala utanmadan rabbinizin hangi nimetini ve özelliğini yalanlayabiliyorsunuz ey müşrikler!
AYETİN OKUNUŞU: 19-) Meracelbahreyni yeltekıyan;
KELİMELERİ: Merece*el bahrayni*yeltekıyân
KARŞILIKLARI: akıttı*denizleri*birbirine karışacakmış gibi
TÜRKÇE ÖZÜ; 
19-Denizleri birbirine karışacakmış gibi akıttı
AYETİN OKUNUŞU: 20-) Beynehüma berzahun la yebğıyan;
KELİMELERİ: Beyne-humâ*berzehun*lâ yebgıyân
KARŞILIKLARI: aralarında var*engel*birbirlerinin sınırını geçemiyorlar
TÜRKÇE ÖZÜ; 
20-Ama ikisinin arasına gözle görünmez bir engel koydu o yüzden karışmıyorlar
AYETİN OKUNUŞU: 21-) Fe Bi eyyi alai Rabbiküma tükezziban;
KELİMELERİ: Fe*bi eyyi*âlâi*rabbi-kumâ*tukezzibân
KARŞILIKLARI: o halde*hangi*nimetlerini*rabbinizin*yalanlıyorsunuz
TÜRKÇE ÖZÜ; 
21-Durum böyle olduğu halde, siz hala utanmadan rabbinizin hangi nimetini ve özelliğini yalanlayabiliyorsunuz ey müşrikler!
AYETİN OKUNUŞU: 22-) Yahrucu minhümellü'lüü velmercan;
KELİMELERİ: Yahrucu*min humâ*el lu’luu*ve el mercân
KARŞILIKLARI: çıkar*ikisinden de*inci*ve mercan
TÜRKÇE ÖZÜ; 
22-Üstelik iki denizin karışmadığı o yerden inci ve mercan da çıkıyor
---Bahreyn'de inci mercan çıkarılan bir bölgede denizin içinden tatlı su fışkırıyor ve o su içilebiliyor. Geniş bir alanı kaplayan o su balıkçıların en önemli tatlı su kaynağı. Tatlı su ihtiyaçlarını o büyük alandan sağlıyorlar. Buna benzer başka yerler olduğunu da söylüyorlardı---
AYETİN OKUNUŞU: 23-) Fe Bi eyyi alai Rabbiküma tükezziban;
KELİMELERİ: Fe*bi eyyi*âlâi*rabbi-kumâ*tukezzibân
KARŞILIKLARI: o halde*hangi*nimetlerini*rabbinizin*yalanlıyorsunuz
TÜRKÇE ÖZÜ; 
23-Durum böyle olduğu halde, siz hala utanmadan rabbinizin hangi nimetini ve özelliğini yalanlayabiliyorsunuz ey müşrikler!
AYETİN OKUNUŞU: 24-) Ve lehulcevarilmünşeatu fiylbahri kel’a'lam;
KELİMELERİ: Ve lehu*el cevâri*el munşeâtu*fî el bahri*ke el a’lâm
KARŞILIKLARI: ve onundur*akıp giden gemiler*koca*denizde*koca dağlara gibi
TÜRKÇE ÖZÜ;
24-Denizlerde koca dağlar gibi dalgaların içinden akıp giden gemiler bile onun inayeti altındadır
AYETİN OKUNUŞU: 25-) Fe Bi eyyi alai Rabbiküma tükezziban;
KELİMELERİ: Fe*bi eyyi*âlâi*rabbi-kumâ*tukezzibân
KARŞILIKLARI: o halde*hangi*nimetlerini*rabbinizin*yalanlıyorsunuz
TÜRKÇE ÖZÜ;
25-Durum böyle olduğu halde, siz hala utanmadan rabbinizin hangi nimetini ve özelliğini yalanlayabiliyorsunuz ey müşrikler!
----O'nun sizler için ne kadar muazzam bir kainat yarattığını, sizlere ne kadar büyük nimetler ihsan ettiğini gördüğünüz halde, nasıl olur da başka varlıkları şefaatçi kabul edip onları Allah'a ortak koşarsınız?--- 
--Adem'i nemli topraktan ruhani varlıkları ise ateşten yaratan Allah iki cihanda her yerin ve her şeyin Rabbi'dir. Yarattığı muazzam kainatta içinden çeşitli rızık ve mücevher çıkan içtiğiniz tatlı sular dereler göller ile  tuzlu sular birbirine karışmamakta koca koca gemiler onun şefaati sayesinde yüzebilmektedir. Bütün bunlara tanık olduğunuz halde nasıl olur da başka varlıkları şefaatçi kabul edip onları Allah'a şirk koşarsınız?--
*
 AYETİN OKUNUŞU: 26-) Küllü men 'aleyha fan;
KELİMELERİ: Kullu men*aleyhâ fân
KARŞILIKLARI: kainattaki her canlı*fanidir
TÜRKÇE ÖZÜ;
---Ancak şunu unutmayın ki bu muazzam kainat düzeni ve sizin bu düzen içerisinde sahip olduğunu nimet dolu yaşam sonsuz değildir---
26-Kainattaki her canlı ölümlüdür
AYETİN OKUNUŞU: 27-) Ve yebka vechu Rabbike ZülCelali vel'İkram;
KELİMELERİ: Ve yebkâ*vechu*rabbike*zû*el celâli*ve el ikrâm
KARŞILIKLARI: baki kalacak*zatıdır*sahip*ululuğa*ve ikrama
TÜRKÇE ÖZÜ;
27-Baki kalacak olan sadece ulu ve ikram sahibi Allah'tır
AYETİN OKUNUŞU: 28-) Fe Bi eyyi alai Rabbiküma tükezziban;
KELİMELERİ: Fe*bi eyyi*âlâi*rabbi-kumâ*tukezzibân
KARŞILIKLARI: o halde*hangi*nimetlerini*rabbinizin*yalanlıyorsunuz
TÜRKÇE ÖZÜ;
28-Durum böyle olduğu halde, siz hala utanmadan rabbinizin hangi nimetini ve özelliğini yalanlayabiliyorsunuz ey müşrikler!
AYETİN OKUNUŞU: 29-) Yes'eluhu men fiysSemavati vel'Ard* külle yevmin HUve fiy şe'n;
KELİMELERİ: Yes’elu-hu*men*fî es semâvâti*ve el ard*kulle*yevmin*huve*fî şe’nin
KARŞILIKLARI: ondan ister*kimseler*semada*ve yeryüzünde*her*gün*o*yeni (tekrar tekrar) bir oluş üzerinedir
TÜRKÇE ÖZÜ; 
29-Yerdekiler ve göktekiler her şeyi ondan ister ondan dilerler. Her daim çeşitli nimetler ihsan edip her an tüm kainatı gözetip korumak onun tecellisidir. Allah her daim çeşitli nimetler ihsan edip her an tüm kainatı gözetip korur.
AYETİN OKUNUŞU: 30-) Fe Bi eyyi alai Rabbiküma tükezziban;
KELİMELERİ: Fe*bi eyyi*âlâi*rabbi-kumâ*tukezzibân
KARŞILIKLARI: o halde*hangi*nimetlerini*rabbinizin*yalanlıyorsunuz
TÜRKÇE ÖZÜ;
30-Durum böyle olduğu halde, siz hala utanmadan rabbinizin hangi nimetini ve özelliğini yalanlayabiliyorsunuz ey müşrikler!
---Sizler öldükten sonra Allah'ın huzurunda hesaba çıkarılacak ve O'nun peygamberine inanıp emirlerine uygun yaşama sorumluluğunu yerine getirip getirmediğiniz hususunda hesap vereceksiniz! İyi bilin ki kainatta bulunan varlıklar her an Allah'ın gözetim ve hakimiyeti altındadır. Her şey O'na muhtaçtır.(2) O, her şeyi her daim görüp gözetmekte, sizlere sürekli nimetler ihsan etmektedir. O halde Allah'ın size bahşetmiş olduğu bütün bu nimetlerin şükrünü eda edin, sadece O'na kulluk edin ve gönderdiği peygambere iman edin--- 

HZ. MUHAMMED'İ KAHİN, VAHYİ CİN(3) KAYNAKLI BİLGİ OLARAK GÖREN MÜŞRİKLERE UYARI
AYETİN OKUNUŞU: 31-) Senefruğu leküm eyyühessekalân;
KELİMELERİ: Se nefrugu*lekum*eyyuhâ*es sekalâni
KARŞILIKLARI: pek yakında ilgileneceğiz*hepinizle*eyyy*varlıklar
TÜRKÇE ÖZÜ;
Ey elçimiz Muhammed'i cinlerden bilgi aldığını iddia eden kahinlere benzeten müşrikler!
31-Eğer bu asılsız iddianızdan vazgeçmezseniz, sizlerin de, o uydurma cinlerinizin de hesabını göreceğiz. 
AYETİN OKUNUŞU: 32) Fe Bi eyyi alai Rabbiküma tükezziban;
KELİMELERİ: Fe*bi eyyi*âlâi*rabbi-kumâ*tukezzibân
KARŞILIKLARI: o halde*hangi*nimetlerini*rabbinizin*yalanlayabileceksiniz 
TÜRKÇE ÖZÜ;
32-O durumda, siz hala utanmadan rabbinizin hangi nimetini ve özelliğini yalanlayabileceksiniz bakalım eyyy müşrikler!
AYETİN OKUNUŞU: 33-) Ya ma'şerel cinni vel'insi inisteta'tüm en tenfüzu min aktaris Semavati vel'Ardı fenfüzu* la tenfizune illâ Bisultan;
AYETİN;
KELİMELERİ: Yâ*ma'şera*el cinni*ve el insi
KARŞILIKLARI: ey*topluluğu*cin*ve insan
MEALİ: Ey cin ve insan topluluğu
KELİMELERİ: inisteta'tum*en tenfuzû*min aktâri*es semâvâti*ve el ardı*fe enfuzû,
KARŞILIKLARI: eğer gücünüz yetiyorsa*delip geçmeye*sınırlarını*gökyüzü*ve yeryüzünün
MEALİ: eğer gökyüzü ve yeryüzünün sınırlarını delip geçmeye gücünüz yetiyorsa (yapın da görelim) 
KELİMELERİ: lâ tenfuzûne*illâ*bi sultân
KARŞILIKLARI: delip geçemezsiniz*olmadıkça*sultan
MEALİ: (benim gibi yeryüzü ve gökyüzünün) sultan'ı olmadıkça yapamazsınız
TÜRKÇE ÖZÜ; 
33-Ey uydurma cin ve insan topluluğu! Böyle asılsız bir iddiayı ortaya attıktan sonra bunu ispat etmeniz gerekir. İlahi alemden bilgi getirdiğini iddia ettiğiniz varlıkların yardımı ile böyle bir ilahi kelam ortaya koymanız gerekmez mi? Yapabiliyorsanız yapın bunu! Gerçek şu ki, böyle bir şeyi asla yapamazsınız. Vahye mazhar olmak Allah'ın seçtiği peygamberlere özgüdür ve sizin semadan bilgi aldığını iddia ettiğiniz o uydurma varlıklar gerçek olsa dahi, ilahi azabın dehşetinden ilahi aleme yaklaşmaya bile cesaret edemezler. Göklerin ve yerin sınırlarını delip geçmeye gücünüz yetiyorsa geçin de görelim. Bizim gibi yerlerin ve göklerin sultanı olup elinizde bizimki gibi bir güç olmadıktan sonra geçemezsiniz. 
AYETİN OKUNUŞU: 34-) Fe Bi eyyi alai Rabbiküma tükezziban;
KELİMELERİ: Fe*bi eyyi*âlâi*rabbi-kumâ*tukezzibân
KARŞILIKLARI: o halde*hangi*nimetlerini*rabbinizin*yalanlıyorsunuz
TÜRKÇE ÖZÜ;
34-Durum böyle olduğu halde, siz hala utanmadan rabbinizin hangi nimetini ve özelliğini yalanlayabiliyorsunuz ey müşrikler!
AYETİN OKUNUŞU: 35-) Yurselu 'aleyküma şüvazun min narin ve nuhasün fela tentesıran;
KELİMELERİ: Yurselu*aleykumâ*şuvâzun*min nârin*ve nuhâsun*fe*lâ tentesırân
KARŞILIKLARI: göndeririz*üzerinize*alev alev*ateşler*ve zehirli duman*o zaman*kurtulamazsınız
TÜRKÇE ÖZÜ;
35-Üzerinize alev alev ateşler ve zehirli duman göndeririz, o zaman savunmasız kalır kurtulamazsınız. 
AYETİN OKUNUŞU: 36-) Fe Bi eyyi alai Rabbiküma tükezziban;
KELİMELERİ: Fe*bi eyyi*âlâi*rabbi-kumâ*tukezzibân
KARŞILIKLARI: o halde*hangi*nimetlerini*rabbinizin*yalanlıyorsunuz
TÜRKÇE ÖZÜ;
36-Durum böyle olduğu halde, siz hala utanmadan rabbinizin hangi nimetini ve özelliğini yalanlayabiliyorsunuz ey müşrikler!
---Şu halde nasıl olur da elçimize gönderdiğimiz bu Kur'an'ın ilahi vahiy olduğunu inkar eder ve size onca nimetler ihsan eden Allah'tan başka varlkları şefaatçi kabul edip O'na ortak koşarak bu nimetlere nankörlük edersiniz---
*
AYETİN OKUNUŞU: 37-) Feizen şakkatis Semau fekânet verdeten keddihan;
KELİMELERİ: Fe îza*inşakkati*es semâu*fe kânet*verdeten*ke ed dihân
KARŞILIKLARI: olunca*yarıldığında*sema*işte o zaman*kırmızı gül*erimiş yağ gibi
TÜRKÇE ÖZÜ; 
37-Kıyamet günü gökyüzü yarılıp eriyerek kırmızı gül gibi göründüğünde
AYETİN OKUNUŞU: 38) Fe Bi eyyi alai Rabbiküma tükezziban;
KELİMELERİ: Fe*bi eyyi*âlâi*rabbi-kumâ*tukezzibân
KARŞILIKLARI: o halde*hangi*nimetlerini*rabbinizin*yalanlayabileceksiniz 
TÜRKÇE ÖZÜ;
38-O durumda, siz hala utanmadan rabbinizin hangi nimetini ve özelliğini yalanlayabileceksiniz bakalım ey müşrikler!
AYETİN OKUNUŞU: 39-) Feyevmeizin la yüs'elu an zenbihi insün vela cann;
KELİMELERİ: Fe*yevme*izin*lâ yus’elu*an zenbi-hî*insun*ve lâ*cânn
KARŞILIKLARI: işte*o gün*izin*verilmeyecek*günahları için*insanlar*ve ne de*cinlerden
TÜRKÇE ÖZÜ;
39-İşte o gün ne size ne de yardım istediğiniz aslında olmayan uydurma varlıklarınız cinlerinize, kendilerini savunmasına bile izin verilmeyip günahları dahi sorulmayacak
AYETİN OKUNUŞU: 40) Fe Bi eyyi alai Rabbiküma tükezziban;
KELİMELERİ: Fe*bi eyyi*âlâi*rabbi-kumâ*tukezzibân
KARŞILIKLARI: o halde*hangi*nimetlerini*rabbinizin*yalanlayabileceksiniz 
TÜRKÇE ÖZÜ;
40-O durumda, siz hala utanmadan rabbinizin hangi nimetini ve özelliğini yalanlayabileceksiniz bakalım ey müşrikler!
AYETİN OKUNUŞU: 41-) Yu'reful mücrimune Bi siymahüm feyü'hazü Binnevasıy vel'akdam;
KELİMELERİ: Yu’rafu*el mucrımûne*bi-sîmâ-hum*fe*yu’hazu*bi*en nevâsî*ve el akdâm
KARŞILIKLARI: tanıyıp*mücrimleri*simalarından*böylece*derdest edeceğiz*ile*alınlarından (alınlarına dökülen saçları kastediyor)*ve ayaklarından
TÜRKÇE ÖZÜ;
41-Suçluları suratlarından tanıyıp yaka paça derdest edeceğiz
AYETİN OKUNUŞU: 42) Fe Bi eyyi alai Rabbiküma tükezziban;
KELİMELERİ: Fe*bi eyyi*âlâi*rabbi-kumâ*tukezzibân
KARŞILIKLARI: o halde*hangi*nimetlerini*rabbinizin*yalanlayabileceksiniz
TÜRKÇE ÖZÜ;
42-O durumda, siz hala utanmadan rabbinizin hangi nimetini ve özelliğini yalanlayabileceksiniz bakalım ey müşrikler!
AYETİN OKUNUŞU: 43-) Hazihi cehennemülletiy yükezzibu Bihel mücrimun;
KELİMELERİ: Hâzihî*cehennemu*elletî*yukezzibu*bi-hâ*el mucrimûn
KARŞILIKLARI: ta kendisi*cehennemin*ki o*yalanladığınız*bizzat kendisi*mücrimler
TÜRKÇE ÖZÜ;
43-İşte yalanladığınız cehennemin ta kendisi diyeceğiz suçlulara
AYETİN OKUNUŞU: 44-) Yetufune beyneha ve beyne hamiymin an;
KELİMELERİ: Yetûfûne*beyne-hâ*ve beyne*hamîmin*ân
KARŞILIKLARI: dönüp duracaklar*onunla* ve diğeri arasında*kaynar sular*ile kızgın
TÜRKÇE ÖZÜ; 
44-Kızgın kaynar sular ile cehennem ateşinin arasında çaresizce dönüp duracaklar
AYETİN OKUNUŞU: 45) Fe Bi eyyi alai Rabbiküma tükezziban;
KELİMELERİ: Fe*bi eyyi*âlâi*rabbi-kumâ*tukezzibân
KARŞILIKLARI: o halde*hangi*nimetlerini*rabbinizin*yalanlayabileceksiniz
TÜRKÇE ÖZÜ;
45-O durumda, siz hala utanmadan rabbinizin hangi nimetini ve özelliğini yalanlayabileceksiniz bakalım ey müşrikler!

PEYGAMBERE İNANAN MÜMİNLERİN ÖDÜLÜ, CENNET
AYETİN OKUNUŞU: 46-) Ve limen hafe mekame Rabbihi cennetan;
KELİMELERİ: Ve li men*hâfe*makâme*rabbi-hî*cennetâni
KARŞILIKLARI: kimseler için vardır*korkan*makamından*rabbinin*cennetler
TÜRKÇE ÖZÜ;
46-Allah'a vereceği hesabı düşünerek, rabbin makamından korkan kimseler için orada çeşitli cennetler var
AYETİN OKUNUŞU: 47-) Fe Bi eyyi alai Rabbiküma tükezziban;
KELİMELERİ: Fe*bi eyyi*âlâi*rabbi-kumâ*tukezzibân
KARŞILIKLARI: o halde*hangi*nimetlerini*rabbinizin*yalanlıyorsunuz
TÜRKÇE ÖZÜ;
47-Durum böyle olduğu halde, siz hala utanmadan rabbinizin hangi nimetini ve özelliğini yalanlayabiliyorsunuz ey müşrikler!
AYETİN OKUNUŞU: 48-) Zevata efnan;
KELİMELERİ: Zevâtâ*efnân
KARŞILIKLARI: sahiptirler*çeşitli türlere
TÜRKÇE ÖZÜ;
48-O cennetlerde türlü türlü nimetler çeşit çeşit ağaçlar var
AYETİN OKUNUŞU: 49-) Fe Bi eyyi alai Rabbiküma tükezziban;
KELİMELERİ: Fe*bi eyyi*âlâi*rabbi-kumâ*tukezzibân
KARŞILIKLARI: o halde*hangi*nimetlerini*rabbinizin*yalanlıyorsunuz
TÜRKÇE ÖZÜ;
49-Durum böyle olduğu halde, siz hala utanmadan rabbinizin hangi nimetini ve özelliğini yalanlayabiliyorsunuz ey müşrikler!
AYETİN OKUNUŞU: 50-) Fiyhima 'aynani tecriyan;
KELİMELERİ: Fî himâ*aynâni*tecriyân
KARŞILIKLARI: vardır*pınarlar*akarlar
TÜRKÇE ÖZÜ;
50-Gürül gürül akan pınarlar var
AYETİN OKUNUŞU: 51-) Fe Bi eyyi alai Rabbiküma tükezziban;
KELİMELERİ: Fe*bi eyyi*âlâi*rabbi-kumâ*tukezzibân
KARŞILIKLARI: o halde*hangi*nimetlerini*rabbinizin*yalanlıyorsunuz
TÜRKÇE ÖZÜ;
51-Durum böyle olduğu halde, siz hala utanmadan rabbinizin hangi nimetini ve özelliğini yalanlayabiliyorsunuz ey müşrikler!
AYETİN OKUNUŞU: 52-) Fiyhima min külli fakihetin zevcan;
KELİMELERİ: Fî himâ*min*kulli*fâkihetin*zevcân
KARŞILIKLARI: onlarda vardır*...den*hepsi(n)(den)*meyve*çifter çifter
TÜRKÇE ÖZÜ;
52-Bütün meyveler dallara çifter çifter asılıdır
AYETİN OKUNUŞU: 53-) Fe Bi eyyi alai Rabbiküma tükezziban;
KELİMELERİ: Fe*bi eyyi*âlâi*rabbi-kumâ*tukezzibân
KARŞILIKLARI: o halde*hangi*nimetlerini*rabbinizin*yalanlıyorsunuz
TÜRKÇE ÖZÜ;
53-Durum böyle olduğu halde, siz hala utanmadan rabbinizin hangi nimetini ve özelliğini yalanlayabiliyorsunuz ey müşrikler!
AYETİN OKUNUŞU: 54-) Müttekiiyne alâ furuşin betainuha min istebrak* ve cenel cenneteyni dan;
KELİMELERİ: Muttekiîne*alâ*furuşin*batâinu-hâ*min istebrak*, ve cene* el cenneteyni*dân
KARŞILIKLARI: kurulmuş*üzerine*döşekler*astarları*atlas ipekten*toplanan meyveler*cennetlerde*onlara yakın
TÜRKÇE ÖZÜ;
54-Toplanan meyveler, astarları ipek atlas üzerine kurulmuş cennet ehlinin elinin altında olacaktır
AYETİN OKUNUŞU: 55-) Fe Bi eyyi alai Rabbiküma tükezziban;
KELİMELERİ: Fe*bi eyyi*âlâi*rabbi-kumâ*tukezzibân
KARŞILIKLARI: o halde*hangi*nimetlerini*rabbinizin*yalanlıyorsunuz
TÜRKÇE ÖZÜ;
55-Durum böyle olduğu halde, siz hala utanmadan rabbinizin hangi nimetini ve özelliğini yalanlayabiliyorsunuz ey müşrikler!
AYETİN OKUNUŞU: 56-) Fiyhinne kasıratuttarfi, lem yatmishunne insün kablehüm ve la cann;
KELİMELERİ: Fî hinne*kâsirâtu*et tarfi*lem yatmis-hunne*insun*kable-hum*ve lâ*cânn
KARŞILIKLARI: orada*gözlerinizi üzerinizden ayırmayan*bakışları*değmemiştir*insan*onlardan önce*ve ...in*cinler(in)
TÜRKÇE ÖZÜ;
56-Orada gözlerini üzerinizden ayırmayan hizmetliler var. Onlara sizden önce ne bir insanın ne de bir ruhani varlığın gözü değmemiştir. 
AYETİN OKUNUŞU: 57-) Fe Bi eyyi alai Rabbiküma tükezziban;
KELİMELERİ: Fe*bi eyyi*âlâi*rabbi-kumâ*tukezzibân
KARŞILIKLARI: o halde*hangi*nimetlerini*rabbinizin*yalanlıyorsunuz
TÜRKÇE ÖZÜ;
57-Durum böyle olduğu halde, siz hala utanmadan rabbinizin hangi nimetini ve özelliğini yalanlayabiliyorsunuz ey müşrikler!
AYETİN OKUNUŞU: 58-) Keennehünnel yakutü velmercan;
KELİMELERİ: Ke enne*hunne*el yâkûtu*ve el mercân
KARŞILIKLARI: gibidir*onlar*yakut*ve mercan
TÜRKÇE ÖZÜ;
58-Onlar sanki yakut ve mercan gibidirler
AYETİN OKUNUŞU: 59-) Fe Bi eyyi alai Rabbiküma tükezziban;
KELİMELERİ: Fe*bi eyyi*âlâi*rabbi-kumâ*tukezzibân
KARŞILIKLARI; o halde*hangi*nimetlerini*rabbinizin*yalanlıyorsunuz
TÜRKÇE ÖZÜ;
59-Durum böyle olduğu halde, siz hala utanmadan rabbinizin hangi nimetini ve özelliğini yalanlayabiliyorsunuz ey müşrikler!
AYETİN OKUNUŞU: 60-) Hel cezaul ıhsani illel ıhsan;
KELİMELERİ: Hel*cezâu*el ihsâni*illâ*el ihsân
KARŞILIKLARI: var mı*karşılığı*ihsan*...dan başka*ihsanın
TÜRKÇE ÖZÜ;
60-İyiliğin iyilikten başka bir mükafatı olabilir mi..
AYETİN OKUNUŞU: 61-) Fe Bi eyyi alai Rabbiküma tükezziban;
KELİMELERİ: Fe*bi eyyi*âlâi*rabbi-kumâ*tukezzibân
KARŞILIKLARI: o halde*hangi*nimetlerini*rabbinizin*yalanlıyorsunuz
TÜRKÇE ÖZÜ;
61-Durum böyle olduğu halde, siz hala utanmadan rabbinizin hangi nimetini ve özelliğini yalanlayabiliyorsunuz ey müşrikler!
AYETİN OKUNUŞU: 62-) Ve min dunihima cennetan;
KELİMELERİ: Ve min dûni-himâ*cennetân
KARŞILIKLARI: ve bunlardan başka var*cennetler
TÜRKÇE ÖZÜ;
62-Ve daha başka cennetler de var
AYETİN OKUNUŞU: 63-) Fe Bi eyyi alai Rabbiküma tükezziban;
KELİMELERİ: Fe*bi eyyi*âlâi*rabbi-kumâ*tukezzibân
KARŞILIKLARI: o halde*hangi*nimetlerini*rabbinizin*yalanlıyorsunuz
TÜRKÇE ÖZÜ; 
63-Durum böyle olduğu halde, siz hala utanmadan rabbinizin hangi nimetini ve özelliğini yalanlayabiliyorsunuz ey müşrikler!
AYETİN OKUNUŞU: 64-) Mudhammetan;
KELİMELERİ: Mudhâmmetân
KARŞILIKLARI: yemyeşildirler
TÜRKÇE ÖZÜ;
64-Her yer yemyeşil
AYETİN OKUNUŞU: 65-) Fe Bi eyyi alai Rabbiküma tükezziban;
KELİMELERİ: Fe*bi eyyi*âlâi*rabbi-kumâ*tukezzibân
KARŞILIKLARI: o halde*hangi*nimetlerini*rabbinizin*yalanlıyorsunuz
TÜRKÇE ÖZÜ;
65-Durum böyle olduğu halde, siz hala utanmadan rabbinizin hangi nimetini ve özelliğini yalanlayabiliyorsunuz ey müşrikler!
AYETİN OKUNUŞU: 66-) Fiyhima aynani naddahatan;
KELİMELERİ: Fî-himâ*aynâni*neddâhatân
KARŞILIKLARI: vardır*pınarlar*her yerden fışkıran ve gürül gürül akan
TÜRKÇE ÖZÜ;
66-Her yerden fışkıran ve gürül gürül akan pınarlar var
AYETİN OKUNUŞU: 67-) Fe Bi eyyi alai Rabbiküma tükezziban;
KELİMELERİ: Fe*bi eyyi*âlâi*rabbi-kumâ*tukezzibân
KARŞILIKLARI: o halde*hangi*nimetlerini*rabbinizin*yalanlıyorsunuz
TÜRKÇE ÖZÜ;
67-Durum böyle olduğu halde, siz hala utanmadan rabbinizin hangi nimetini ve özelliğini yalanlayabiliyorsunuz ey müşrikler!
AYETİN OKUNUŞU: 68-) Fiyhima fakihetun ve nahlun ve rumman;
KELİMELERİ: Fî himâ*fâkihetun*ve nahlun*ve rummân
KARŞILIKLARI: vardır*meyveler*ve hurmalar*ve narlar
TÜRKÇE ÖZÜ;
68-Her yerde meyveler hurmalar narlar var
AYETİN OKUNUŞU: 69-) Fe Bi eyyi alai Rabbiküma tükezziban;
KELİMELERİ: Fe*bi eyyi*âlâi*rabbi-kumâ*tukezzibân
KARŞILIKLARI: o halde*hangi*nimetlerini*rabbinizin*yalanlıyorsunuz
TÜRKÇE ÖZÜ;
69-Durum böyle olduğu halde, siz hala utanmadan rabbinizin hangi nimetini ve özelliğini yalanlayabiliyorsunuz ey müşrikler!
AYETİN OKUNUŞU: 70-) Fiyhinne hayratun hısan;
KELİMELERİ: Fî hinne*hayrâtun*hisân
KARŞILKLARI: oralarda var*şükür ve hamde vesile olan*güzel yüzlüler
TÜRKÇE ÖZÜ;
70-İyi huylu, şükür ve hamde vesile olan güzel yüzlüler var
AYETİN OKUNUŞU: 71-) Fe Bi eyyi alai Rabbiküma tükezziban;
KELİMELERİ: Fe*bi eyyi*âlâi*rabbi-kumâ*tukezzibân
KARŞILIKLARI: o halde*hangi*nimetlerini*rabbinizin*yalanlıyorsunuz
TÜRKÇE ÖZÜ;
71-Durum böyle olduğu halde, siz hala utanmadan rabbinizin hangi nimetini ve özelliğini yalanlayabiliyorsunuz ey müşrikler!
AYETİN OKUNUŞU: 72-) Hurun maksuratün fiylhıyam;
KELİMELERİ: Hûrun*maksûrâtun*fî*el hiyâm
KARŞILIKLARI: huriler*size özel*içinde*size özel otağlarda
TÜRKÇE ÖZÜ; 
72-Size özel otağlarda sizlere tahsis edilen huri(4)ler var
AYETİN OKUNUŞU: 73-) Fe Bi eyyi alai Rabbiküma tükezziban;
KELİMELERİ: Fe*bi eyyi*âlâi*rabbi-kumâ*tukezzibân
KARŞILIKLARI: o halde*hangi*nimetlerini*rabbinizin*yalanlıyorsunuz
TÜRKÇE ÖZÜ; 
73-Durum böyle olduğu halde, siz hala utanmadan rabbinizin hangi nimetini ve özelliğini yalanlayabiliyorsunuz ey müşrikler!
AYETİN OKUNUŞU: 74-) Lem yatmishünne insün kablehüm ve la cann;
KELİMELERİ: Lem yatmishunne*insun*kablehum*ve lâ*cânn
KARŞILIKLARI: onlara el sürmemiştir*insan*ve ne de*cinler
TÜRKÇE ÖZÜ;
74-Onlara bir insan veya ruhani bir varlık el sürmemiştir
AYETİN OKUNUŞU: 75-) Fe Bi eyyi alai Rabbiküma tükezziban;
KELİMELERİ: Fe*bi eyyi*âlâi*rabbi-kumâ*tukezzibân
KARŞILIKLARI: o halde*hangi*nimetlerini*rabbinizin*yalanlıyorsunuz
TÜRKÇE ÖZÜ; 
75-Durum böyle olduğu halde, siz hala utanmadan rabbinizin hangi nimetini ve özelliğini yalanlayabiliyorsunuz ey müşrikler!
AYETİN OKUNUŞU: 76-) Müttekiiyne alâ refrefin hudrin ve abkariyyin hısan;
KELİMELERİ: Muttekiîne*alâ*rafrafin*hudrin*ve abkariyyin*hisân
KARŞILIKLARI: kurulacaklar*üzerine*yüksek yastıklar*zümrüt yeşili*ve harikulade işlemeli döşeklere*güzel
TÜRKÇE ÖZÜ;
76-Ve cennettekiler yüksek zümrüt yeşili yastıklar ve harikulade işlemeli güzel döşeklerin üstüne kurulacaklardır
AYETİN OKUNUŞU: 77-) Fe Bi eyyi alai Rabbiküma tükezziban;
KELİMELERİ: Fe*bi eyyi*âlâi*rabbi-kumâ*tukezzibân
KARŞILIKLARI: o halde*hangi*nimetlerini*rabbinizin*yalanlıyorsunuz
TÜRKÇE ÖZÜ; 
77-Durum böyle olduğu halde, siz hala utanmadan rabbinizin hangi nimetini ve özelliğini yalanlayabiliyorsunuz ey müşrikler!
---İşte bu ödüle nail olmak için, dünyada rabbinizin nimetleri karşısında nankörlük etmeyi bırakın ve O'nun peygamberine inanın, sadece O'na kulluk edin--- 
*
AYETİN OKUNUŞU: 78-) Tebarekesmu Rabbike zil Celali vel’ İkram;
KELİMELERİ: Tebârake*ismu*rabbi-ke*zî*el celâli*ve el ikrâm
KARŞILIKLARI: çok yücedir*ismi*rabbinizin*sahip*celal*ve ikram
TÜRKÇE ÖZÜ; 
78-Celal ve ikram sahibi Rabbinizin ismi çok yücedir
---Bütün bu güzelliklerin asıl sahibi olan ve sonsuz nimetler ihsan eden Allah yüceler yücesidir ve kulluk edilmeye layık yegane kudrettir---

(1) bkz. Zeccâc, Razi
(2bkz. İbn Kesir
(3) bkz. CİN: Müşriklerin "cinleri" ile Kur'an'ın bahsettiği "cinler" arasında sadece isim benzerliği vardır. Müşriklerin cinleri cahiliye döneminin ve öncesinin anlayışını içeren uçan-kaçan, gizli işler yapan ve gizli güçleri olan varlıklardır. Kur'an'ın söz ettiği cinler ise Allah'ın kendine kulluk ve hizmet etsinler diye yarattığı ruhani varlıklardır. Bu mantığa göre melekler "cin"dir örneğin. (Şeytan da bir melektir)
(Ben cinleri [ruhani varlıkları] ve insanları bana kulluk etsinler diye yarattım. Zariyat 51/56)
"Cin" = "Yabancı" anlamına da gelir. Kur'an,genellikle müşriklerin "cin" anlayışı ile alay etmek, onları küçümsemek ve tahkir etmek için  bu ruhani varlıklardan "cin" diye bahseder.
-Bu açıklama için Mustafa Öztürk hocamızın ilmine minnettarım-
(4) bkz. HURİ: (Erkek veya kadın, kim mümin olarak iyi işler yaparsa onlar cennete gireceklerdir, aralarından hiç birinin zerre kadar hakkı yenmez. Nisa 4/124)

"İri gözlü hurileri onlara zevc yaptık" Duhan 44/54 ve Tur 52/20 ayetlerinden dolayı hurilerin erkeklere eş olarak verileceği iddia edilir. Cennete girişte kadın-erkek farkı olmadığından bu önerme doğru kabul edilemez.

NOT: Ne yazık ki tefsir ve meallerin hemen hepsi ya kelam/lafız (kelime ve ayet cümlesinin motamot çevirisi) veya hadis rivayet destekli metinlerdir. Hiç birinde Kuran'ın indiği döneme ilişkin manaya önem verilmemiştir. Özellikle bu surede müminlerin cennette alacağı ödülleri tanımlayan ayetler o çağın en nezih ifade ve anlatımlarını içermesine rağmen kelam hadis vs çevirisi yapılarak Kuran diline hiç yakışmayacak şekilde  deyim yerindeyse argoya yakın çevrilmiştir. 

Kuran kendi içinde ses ve ifade benzeşmeleri, kendine ait bir ahengi ve ölçüsü olan şiirsel uyumla doludur. Çoğu ayet bu uyumu ve ses benzeşmelerini kurmak için söz sanatlarına ironiye ve metaforlara yer verir. Ayrıca, Kur'an'ın kendine özgü bir şiirselliği ve armonisi vardır. Ne yazık, ülkemizin aydınları, edebiyatçıları ve ilim adamları Shakespeare'nin dili ve uslubunda aradığı inceliği ve gizemi Kuran'da aramayı tercih etmeyip bu kaba usluba taraf veya karşıtı olarak prim vermiştir. 

Yukarıda anlatmak istediklerime ilişkin olarak bu surenin 46-77 ayetleri arasındaki cennet tasviri şöyledir;

46-Ve li men hâfe makâme rabbihî cennetâni
47-Fe bi eyyi âlâi rabbikumâ tukezzibân(tukezzibâni)
48-Zevâtâ efnân(efnânin)
49-Fe bi eyyi âlâi rabbikumâ tukezzibân(tukezzibâni)
50-Fî himâ aynâni tecriyân(tecriyâni)
51-Fe bi eyyi âlâi rabbikumâ tukezzibân(tukezzibâni)
52-Fî himâ min kulli fâkihetin zevcân(zevcâni)
53-Fe bi eyyi âlâi rabbikumâ tukezzibân(tukezzibâni)
54-Muttekiîne alâ furuşin batâinuhâ min istebrak(istebrakin), ve cenel cenneteyni dân(dânin)
55-Fe bi eyyi âlâi rabbikumâ tukezzibân(tukezzibâni)
56-Fîhinne kâsirâtut tarfi lem yatmishunne insun kablehum ve lâ cânn(cânnun)
57-Fe bi eyyi âlâi rabbikumâ tukezzibân(tukezzibâni)
58-Ke enne hunnel yâkûtu vel mercân(mercânu)
59-Fe bi eyyi âlâi rabbikumâ tukezzibân(tukezzibâni)
60-Hel cezâul ihsâni illâl ihsân(ihsânu)
61-Fe bi eyyi âlâi rabbikumâ tukezzibân(tukezzibâni)
62-Ve min dûnihimâ cennetân(cennetâni)
63-Fe bi eyyi âlâi rabbikumâ tukezzibân(tukezzibâni)
64-Mudhâmmetân (mudhâmmetâni)
65-Fe bi eyyi âlâi rabbikumâ tukezzibân(tukezzibâni)
66-Fîhi mâ aynâni neddâhatân(neddâhatâni)
67-Fe bi eyyi âlâi rabbikumâ tukezzibân(tukezzibâni)
68-Fîhi mâ fâkihetun ve nahlun ve rummân(rummânun)
69-Fe bi eyyi âlâi rabbikumâ tukezzibân(tukezzibâni)
70-Fîhinne hayrâtun hisân(hisânun)
71-Fe bi eyyi âlâi rabbikumâ tukezzibân(tukezzibâni)
72-Hûrun maksûrâtun fîl hiyâm(hiyâmi)
73-Fe bi eyyi âlâi rabbikumâ tukezzibân(tukezzibâni)
74-Lem yatmishunne insun kablehum ve lâ cânn(cânnun)
75-Fe bi eyyi âlâi rabbikumâ tukezzibân(tukezzibâni)
76-Muttekiîne alâ rafrafin hudrin ve abkariyyin hisân(hisânin)
77-Fe bi eyyi âlâi rabbikumâ tukezzibân(tukezzibâni)

Görüldüğü üzere 1400 yıl önceki edebi dilin uyum ses ve söz sanatları ile doludur. Bu armoniyi yakalamak için gösterilen çabayı ve tam bir huzurun ve mutluluğun olduğunu tasvir eden söz dizinini "huri-nuri-gılman ehere mehere" diye alaya alıp argoya yakın ifadelerle anmak en hafif deyim ile ayıptır ve sözü edilenlerin, o kaba anlamıyla Kur'an ile uzaktan yakından ilgisi yoktur.

Kuran'da bir çok sure bu tür söz ve anlatım güzellikleri ile doludur. İndirildiği döneme ilişkin manayı kavrayabilmek için biraz dönemi ve dönemin tarihini bilmek gerekir. Mümkün olduğunca tüm surelere bu tür bilgileri de serpiştirmeye çalışıyorum. 

(Surelerin Türkçe özü için, Sayın Hasan Elik ve Sayın Muhammed Coşkun hocalarımızın ilmine ve onların "İndirildiği Dönemin Işığında Kur'an Tefsiri - Tevhit mesajı" isimli muhteşem eseri ile Sayın Abdülaziz Bayındır hocam ile Sayın Hakkı Yılmaz hocalarımın ilimlerine minnettarım)

Diğer sureler için link;
TÜRKÇE ÖZLÜ KURAN ve DİĞER YAZILAR